dağ gölümde çırılçıplaktı
ayın on dördü ve
daha ondördündeydi canımın içi.

bir serçe dokunsa kanadıyla,
dokunsa, buz gibi mavi
ve
buz gibi durgun bir yerime,
… küçüğüm tam oradan
büyülü bir süzülüşle inecekti
derinlerime.

içindeydik
meleğin de, gecenin de
biraz var şafağa,
var biraz kızım.

/

şimdi kıyısındayız dağ gölümüzün
şimdi de on dördü ayın
şimdi yirmidördünde canımın içi...

ay astım ben salkım söğütlere
kuşkulu karanlığı
ırmaklar içer diye dal uçlarından

ucundayız
meleğin de, gecenin de
az kaldı şafağa,
az var kızım.

/

bu sefer daldasındayım salkımsöğüdün
bu sefer ayın ikisi
bu sefer otuziki canımın içi.

bir serçe dokundu kanadıyla,
dokundu dağ gölümüzün
düş gibi buğulu
ve
düş gibi mavi bir yerine,
… bebeğimle Kuzi
tam oradan
büyülü bir süzülüşle çıktılar
yüzeyine.

artık sabahındayız
meleğin de, gecenin de
dört karakış geçti üstünden
dört bahar,
dört de yaz...

yıla da otuzaltı yaz kızım.


Cüneyt Özyer
Kızıma Mektuplar
Ocak 2022, Çayyolu

< ÖNCEKİ | KURUCUYA DÖN | SONRAKİ >